ARIZA

Yine “ARIZA” ya düştük galiba…

İçerimdeki kör hayaller alıp götürüyor beni kor’dan meçhule.

Oysa ki ben, bir dağ başında rüzgar eşliğinde avazım çıktığınca mutluluk türküleri söylemek istiyorum.

Çoban ateşi yakıp, isli demlikte yalnızlık demlemek istiyorum…!

Hayallerime dahi yenik düştüğüm bu keşmemekşlikten uzak, içerisinde sevgi, şefkat, hoşgörü olan hayaller kurmak istiyorum.!

Duvarda asılı gaz lambasının ışığından yansıyan silüet’imle hiç kimsenin bilmediği dertlerimi,sırlarımı saatlerce konuşmak istiyorum.!

Birazda yağmur çiselesin istiyorum, yalnızlık kulübemin çatısına vursun, ama hayallerimden uyandırmadan…!

Küçük odun sobamdan çıkan ışık hüzmelerinden en sevdiğimin gölgesi düşsün yalnızlığıma..!

Sonra akan pınar şırıltısı ile en mütiş terapiyi yapsın kulaklarıma…!

Sabah yakın, yakın köyden horoz sesleri gelmeye başlıyor… Horoz öte dursun, lütfen siz beni uyandırmayın…!

Hüseyin KARACA

GÖRDÜK…!!!

Bazen Şirvan Perver, bazen Nazım’sın,
Senin binbir çeşit halini gördük,
Bir Türk’üm diyemedin, neme lazımsın,
Senin Milliliğe, Türk’e kinini gördük.

Hakir gördün, tahkir ettin olmadı,
Morg bekçisi ettin yine olmadı,
Yapmadığın tek hakaret kalmadı,
Ülkücüye bedbaht dilini gördük.

Görmedim diyen var ise gafildir gafil,
Gafilde değilse sefildir sefil,
Böyle birisine olunmaz kefil,
Akşam başka, sabah başka halini gördük..

Hüseyin KARACA 15 Ekim 2018

DÖNDÜ

Ziyan ettik ömrümüze,baharımız güze döndü,
Asırlık bir çınar gibi, yıkıldı dümdüze döndü..!

Cıvıl cıvıl hatıralar, kupkuru bir söze döndü,
Hiç bir şey görmemiş gibi,kör olmuş bir göze döndü..!

DEĞİL

Bu yol hiç kutlu değil,gitmez Tanrı dağına,
Yapmayın dedik beyler,bu gidişat hoş değil.!
Ayaklarınız takıldı, düştü puştun ağına,
Gün gelir ırkçı derler, bu serzeniş boş değil.!

Zamanı geldi çattı, her şey döndü aslına,
Kurt kurda sahip çıktı,köpek yine nesline,
Katranı onca kaynattınız yine çekti cinsine,
Yapmayın dedik beyler, yazdıklarım boş değil.!

Düşman oldunuz doğruya, içten içe kin ile,
Ferasetiniz’i bağladılar iman ile din ile,
Bir milleti aldattılar, bin bir hile, hin ile,
Bu kavak gölge vermez, Vallahi bu huş değil.!

Bir sahte Süleyman türettiniz, şimdi mührü elinde,
Yine bin bir hakaret bize karşı dilinde,
Kardeşiniz, bendeniz yine aynı yerinde,
Yapmayın dedik beyler, bu kez gönlüm hoş değil.!

24-10-2018 Hüseyin KARACA

TUNCELİ NAZMİYE ŞEHİTLERİNE İTAFEN..!

Önce dağ başını kar boran aldı,
Canım titremeye başladı annem…!
Gözlerim kısacık mazime daldı,
Ömrüm ellerimden kayıp gitmeye başladı annem..!

Sen diye sarıldım umutlarıma,
Umutlarda çıkarmadı yarına,
Hayallerim düştü bir hayırsız kapana,
Elveda demeye vaktim yok annem…!

Böyle bir dram yok, Sarıkamış’tan beri,
Biliyorum bu kor yakar sineni,
Ağıt yakma anne,ninni de ninni,
Yorgansız döşeksiz uyurum anne..!

Olumu bu çağda donarak ölmek.?
Bedenim buz kesti yetmiyor gömlek,
Nasip değil bir daha seni görmek,
Sen semaya bak beni görürsün annem…!

Şimdi beni bekler iki cihan serveri,
Bölük bölük şühedası askeri,
Böyle kutlu yoldan dönülmez geri,
Enver paşamın tören mangası bekliyor anne..!

28-10-2018 Hüseyin KARACA

BU SON UYARIDIR,UYANIN ARTIK…!

Satılmadık ne kaldı ki güzel ülkemde, 
Bu son uyarıdır,uyanın artık…!
Amca, dayı, kavim kardeş, valide,
Bu son uyarıdır, uyanın artık…!

Bak, sermaye yavaş yavaş kaçıyor,
Burada kapatıp Man’da açıyor,
Bizi kandırıyor bir kaç kalemşör,
Bu son uyarıdır, uyanın artık…!

Fetö ile mücadele düzmeceden ibaret,
Siyasi ayağı bilmeceden ibaret,
Yapılanlar gülmecenden ibaret,
Bu son uyarıdır, uyanın artık…!

Bunlar bir proje, tıkır tıkır işliyor,
Halk soğana muhtaç, bunlar kalantor,
Yandaşlar, ya bakan, yada senatör,
Bu son uyarıdır, uyanın artık…!

Şekerin tadını bunlar bozdular,
Tank palete hemen satlık yazdılar,
Milli gibi her bir yanda gezdiler,
Bu son uyarıdır, uyanın artık…!

Bir de bekâ çıkardılar buzluktan,
Halk’ta tuzu avuçladı tuzluktan,
Tuzlukta yetmedi sırtlandılar bir bardan,
Bu son uyarıdır, uyanın artık…!

Şiir ile uyardım, acziane ders alın,
İster doğru alın, ister ters alın,
İster biraz tefekkür, ister biraz kurs alın,
Bu son uyarıdır, uyanın artık…!

ÇIKTIK ÇIKALI…!

Ne olduysa bize,bizdendir elbet,
Biz, biz olmaktan çıktık çıkalı,
Bu günümüz dünden berbat mı.? Berbat!
Rotadan,çizgiden çıktık çıkalı…

Yan yana dururdu sevinçlerimiz,
Kederi de omuzlardık hepimiz,
Nere de o engin şahsiyetimiz.?
Manzumu unuttuk,yükseklere çıktık çıkalı…

Savrulduk,devrildik meçhul bir yere,
Yanlışa, yanlış diyemedik bir kere,
Her ne yaptıysak,yaptık ezbere,
Şuurlu TÜRK‘lükten çıktık çıkalı…

Yıllar var ki yerden kalkmaz sırtımız,
Hep eksiye gittik yoktur artımız,
Hani; Nesli Asımdık, nerede bizim farkımız.?
Kayboldu farkımız milli çizgiden çıktık çıkalı…

Töreyi tuttuk ta çağa bağladık,
Dik duruşu tutup, yağa bağladık,
Davamızı bir alçağa bağladık,
Kıl örme çadırdan çıktık çıkalı…

GÖNÜLLERİN ARTIK DÜŞLERİ KİRLİ

Güvenme küçüğüm bu kahpe çağa,

Gönüllerin artık düşleri kirli…!

Uykudan uyanıp bir kalk ayağa,

Gör bak medeniyet denen şeyin dişleri kirli…!


Kirlenmiş rüyalar,kirlenmiş düşler,

Kirlenmiş helalden hayal edişler,

Kirlenmiş yenişler,keskin yokuşlar,

Bu çağın gittiği yolun çamurunun, hamuru kirli…!


Kirlenmeyen ne kadı ki de hele,

Kalmadı zannımca bitti herhalde,

İstersen vc de ister hela de,

Kar beyaz yağsa da, kışları kirli…!


26-11-2014 Hüseyin Karaca

UZUN BİR GECEDEN GERİYE KALAN.

Uzun bir geceden geriye kalan,

Kısa bir kelime;Nerde kalmıştık.?

Hayal meyal biraz aklımda kalan,

Sevinçleri unutup derde dalmıştık…!

O, soğuk gecenin dibine düştük,

El ele tutuşup yaza dönüştük,

Mutluluk karaborsa idi, derdi bölüştük,

Sırım sıklam olup terde kalmıştık.

Dalmıştık kedere dalmıştık gama,

Her yanı gizemli her yan muamma,

Bir korkak misali kaçardık amma,

Kılıçları çekip cenge kalmıştık…!

27-02-2014