Sanal kumar sarmalına kapılan bir toplumu izlemek, vicdanı olan her insanı ziyadesiyle üzüyor. Adeta azgın bir sel gibi, toplumun hatırı sayılır bir kesimini önüne katmış, korkunç bir meçhule doğru sürüklüyor.
Yaşlı, genç, kadın, erkek; herkes bu illetin pençesinde kıvranıyor. Evler, ocaklar sönüyor; yuvalar dağılıyor. Borç batağına düşenler, gözünü kırpmadan canına kıyıyor.
Ulaşılması o kadar basit ki, bir telefonun tuşuna basmak kadar yakın bu felaket.
Biraz araştırdığımda sistemin şu şekilde işlediğini gördüm: Bu laneti ilk kez oynayanlara çok bonkör davranıyorlar. Bir yatırana yüz, hatta bin katını vererek zehri zerk ediyorlar. Sonrası ise, o ilk zehrin etkisiyle başı dönen kişinin tüm birikimini kaybetmesiyle başlıyor. Ev gidiyor, araba gidiyor, eş, çoluk çocuk…
Ve geriye ya zavallı bir hayat ya da acı bir son kalıyor.
Bu bilişim teknolojisinden az da olsa anlayan bir kardeşiniz olarak diyorum ki: Bu lanet sistemi geliştiren yazılım mühendisleri size zırnık koklatmaz, aksine elinizdeki avucunuzdaki her şeyi alıp sizi ekmeğe muhtaç hale getirirler.
Kısadan zengin olma hayalleri hayatınızı zindana çevirmeden aklınızı başınıza toplayın.
Aman ha, bu pis ahtapot’a elinizi kaptırmayın, kolunuzu kurtaramaz sınız!
Yetkililerin bu elzem konu üzerine hassasiyetle gitmeleri en içten temennimdir. Sanal kumar siteleri çok acil bir şekilde mercek altına alınıp bu bataklık kurutulmalıdır. Aksi halde çok ocaklar söner, çok canlar yanar.
Endişe, kaygı ve üzüntüye hayırlı geceler.
Hüseyin Karaca